TarihYazılar

Kocaeli Tarihi-II

 

Geçen hafta Kocaeli’nin yani eski adıyla Nikomedya’nın tarihine giriş yaptım ve Osmanlı dönemine kadar en önemli noktalarıyla sizlere anlatmaya çalıştım. Bu hafta ise Osmanlı dönemi ve sonrasında bu topraklarda neler yaşandı bunlardan bahsedeceğim.

Kentin Osmanlı Devleti’ne geçişi Orhan Bey döneminde olmuştur. 1327 yılında Akça Koca, Karamürsel ve Kandıra ile birlikte İzmit Körfezi’nin güneyini ele geçirdi. Osmanlı Devleti’nin kendi tebaasına oldukça iyi davranması, İzmit çevresindeki kalelerin önemli bir bölümünün 1333’de teslim olmasını sağladı. 1337’de ise İzmit Osmanlı idaresine geçti ve Osmanlı Sancağı oldu. İlk Sancakbeyi ise Süleyman Paşa’dır

1402 yılında gerçekleşen Ankara Savaşı’nı kazanan Timur İzmit’e ordu göndermiş fakat halk karşı koymuştur. Fetret Devri sürecinde kent önce Bizans’a bırakılmış sonra tekrar Osmanlı egemenliği altına girmiştir.

14 Eylül 1509’da İstanbul ve İzmit’te büyük bir deprem oldu. Kentte yine büyük yıkım yaşanmıştır. Süleyman Paşa Medresesi başta olmak üzere 5 cami, 300 ev ile şehrin deniz kıyısındaki suları tamir olunmayacak şekilde yıkılmıştır. 1592 veba salgını da İstanbul’dan İzmit’e sıçradı. Dükkanlar 6 ay kapandı, İstanbul – Anadolu ulaşımı durdu.

1651 yılında Abaza Hasan Ağa ayaklandı ve İzmit yöresini yağmaladı. Ayaklanma bastırılsa da kent büyük zarar gördü. 22 Mayıs 1766’da iki ay süren depremler sebebiyle yine İzmit büyük ölçüde yıkıldı. Ayrıca tersane kullanılamaz duruma geldi. 19.yüzyıla kadar kent durgun bir şekilde yaşamına devam etti.

 

İstanbul – İzmit vapur seferleri ile 1873’te açılan ve Anadolu- Bağdat Demiryolu’nun ilk aşaması olan Haydarpaşa – İzmit Demiryolu’nun açılması ile birlikte ticaret İzmit’te tekrar arttı. Bu yıllarda nüfusun çoğunu Müslüman Türkler oluşturmaktaydı. Ancak hatrı sayılır derecede Rum ve Ermeni nüfusta bulunuyordu. Yahudiler de bunlarla beraber azınlık gruplar içerisindeydi. Osmanlı’nın son zamanlarında Çerkesler de Müslüman grup içerisine dahil oldular. Özellikle 1877-78 Osmanlı – Rus Savaşı sırasında ve sonrasında Rumeli ve Doğu Karadeniz taraflarından da Müslümanlar bölgeye göç etti.

1888’de İzmit Mutasarraflığı kurularak İzmit bağımsız bir sancak oldu. İlk Musarrıf Selim Sırrı Paşa olup kazaları Yalakabad, Kara Mürsel, Ada Pazar, Kandıra ve Geyve idi. Daha sonra İznik’te İzmit Mutasarraflığı’na bağlandı.

 

 

İzmit’in İlk Mutasarrıfı Selim Sırrı Paşa

19.yüzyılın sonlarına doğru Batılı devletlerin misyoner faaliyetleri yoğunlaştı. Kentte ve çevresinde çok sayıda azınlık okulu – ki bunlardan biri de Armaş Ruhban Okulu’dur- ile bir Amerikan Okulu ve Fransızların bir Cizvit Okulu bulunuyordu. Yine 10 Temmuz 1894’te bir deprem ile şehir büyük hasar görmüştür.

Başkent İstanbul’un 13 Kasım 1918’de işgalinden hemen sonra 20 Kasım 1918’de ise İzmit İngilizler tarafından işgal edildi. 27 Ekim 1920’de kent Yunanlılara devredildi. 27 Haziran 1921’de ise İzmit düşman işgalinden kurtulmuştur. Fakat Yunan Ordusu çekilmeden hemen önce şehri olduğunca yağmalamış, yıkmış ve İzmit Katliamı’nı yapmıştır.

 

 

 

Cumhuriyetten sonra 20 Nisan 1924’te Kocaeli ili kuruldu. Kentte ve ilin genelinde sanayi kesiminin her dönemde ülke ortalamasını aşan bir etkinliği olmuştur. 1960 yıllarında sanayileşmede büyük bir patlama yaşanmıştır. Özellikle kağıt, petrokimya ve rafineri gibi teknolojilerin kullanıldığı üretim merkezleri, nüfusun sosyal ve kültürel yapısında değişim yaratmıştır. Ortaya çıkan iş imkanları kente göçü hızlandırmış, bu göçlerden İzmit kenti de payını almıştır. 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin meydana getirdiği sorunlar tek tek ele alınarak kentin eski sosyal ve kültürel yapısına gelmesi için çalışılmaktadır.

 

 

 

 

Yukarıda vermiş olduğum İzmit’in kısa tarihçesinden de anlaşılacağı üzere kent birçok kez yağmalanmış ve yakılmıştır. Bir de birinci derece deprem bölgesinde bulunmasından dolayı tarih boyunca depremler sebebiyle defalarca yıkılmıştır. Bu da kentte yaşamı genelde zorlaştırmış, durma noktasına getirmiştir. Ancak tüm bu olumsuzluklara rağmen kent tarih boyunca önemini kormuş ve hala da korumaya devam etmektedir.

Mehmet Bahadır Yazıcı

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu