EdebiyatYazılar

Şapka Düştü Kel Göründü

Türkçede şapka olarak bilinen düzeltme işaretinin kullanımının kalktığı yönündeki iddialar zaman zaman gündeme geliyor. Ben de bazen derslerde tahtaya yazı yazarken düzeltme işareti kullandığım zaman öğrencilerim koro halinde: “Öğretmenim, şapka kalkmadı mı?” diye soruyor. Peki, düzeltme işareti gerçekten kalktı mı ya da bir süre önce kaldırılıp sonra tekrar mı getirildi. Toplumun büyük bir kesimi şapkanın kaldırıldığını düşünürken bir kısmı da kullanımın bir süre kaldırıldığını sonrasında yeniden kullanılma kararı alındığını iddia ediyor.

Düzeltme işaretinin kullanılması durumu Anayasa Komisyonunda bile tartışıldı. Danışma meclisi üyesi Akif Erginay, TDK’nin bu noktalama işaretinin kaldırıldığını söyler. Hamza Eroğlu ise kendi hazırladığı bir kitapta bu işareti kullandığını ve bunun “Talim Terbiye Riyaseti” tarafından onaylandığını belirtir.

Sonuçta meclis komisyonunda bir oylama yapılır ve “şapkacılar” bu oylamayı kazanır. O yıl referandumla kabul edilen ve bugün hâlâ yürürlükte olan 1982 Anayasası’nın ilgili maddesi böylece şapkalı yazıldı.

Düzeltme işareti konusundaki kafa karışıklığı sadece Anayasa Komisyonu ile sınırlı kalmadı tabii ki. Hatta bu konu yüzünden mahkeme kapılarında soluklananlar bile oldu.

“Bulunmaz fırsat!.. Kömürün tonu 200 YTL. Buna arabacının karı da dahil…” diyen bir ilân yayınlanınca “kâr” sözcüğünün bu cümlede şapkasız yazılmasının yaratabileceği yanlış anlama nedeniyle ilân veren kişi ve eşi bu yerel gazeteye dava açmıştı.

Bu tartışmaların ışığında düzeltme işareti gerçekten kalktı mı yoksa kaldırılıp daha sonra tekrar mı geri getirildi tartışmalarına 2016 yılında son noktayı TDK Başkanı Mustafa Sinan Kaçalin koydu. Kaçalin 2016 yılında verdiği bir röportajda: “Şapka işaretinin kalktığı gibi bir şey yok. Bize sorarlar, biz cevabını veririz. Kurum adına halüsinasyon görmeye gerek yok. Şapka işareti hiçbir zaman kalkmadı, Kalkabilir, Türkiye’de harfler kalktı. Şapka da kalkar ama bence kalkması doğru değil. Anlama problemi doğar. Fransızca’da da şapka işareti var.” dedi. Yine 2004 yılında kaldırıldığına dair tartışmalar gündeme geldiğinde dönemin TDK Başkanı Şükrü Haluk Akalın, “şapka” olarak tanınan düzeltme işaretinin bilinenin aksine hiçbir zaman Türkçe’den tamamen   kaldırılmadığını ifade etmişti.

İki TDK Başkanının aksine Gazeteci Yazar Murat Bardakçı 2016’da yayımlanan bir yazısında “TDK’nin şimdiki başkanı olan muhterem profesör geçen gün her ne kadar ‘Şapka işareti hiçbir zaman kaldırılmamıştır.’ buyurdu ise de kaldırılmıştır! Türk Dil Kurumunun yayımladığı, senelerce ‘İmlâ Kılavuzu’ olan ismi 60’ların sonunda yahut 70’lerin başında ‘Yazım Kılavuzu’ yapılan ve dilde terör estirmekten başka bir işe yaramayan kitaplara bakarsanız, imlânın ve telâffuzun canına nasıl okunduğunun bol bol örneğine rastlarsınız…” diyerek şapka işaretinin bir dönem de olsa kaldırıldığını ileri sürmüştür.

TDK’nin bu konudaki son kararı ise şu şekilde:

  1. Yazılışları bir, anlamları ve söylenişleri ayrı olan kelimeleri ayırt etmek için okunuşları uzun olan ünlülerin üzerine konur: adem (yokluk), âdem (insan); adet (sayı), âdet (gelenek, alışkanlık); alem (bayrak), âlem (dünya, evren); aşık (eklem kemiği), âşık (vurgun, tutkun); hal (sebze, meyve vb. satılan yer), hâl (durum, vaziyet); hala (babanın kız kardeşi), hâlâ (henüz); rahim (esirgeme), rahîm (koruyan, acıyan); şura (şu yer), şûra (danışma kurulu) vb.

UYARI: Katil (<katl = öldürme) ve kadir (<kadr = değer) kelimeleriyle karışma olasılığı ol­duğu hâlde katil (ka:til = öldüren) ve kadir (ka:dir = güçlü) kelimelerinin düzeltme işareti konma­dan yazılması yaygınlaşmıştır.

  1. Arapça ve Farsçadan dilimize giren birtakım kelimelerle özel adlarda bulunan inceg, k ünsüzlerinden sonra gelen a ve u ünlüleri üzerine konur: dergâh, gâvur, karargâh, tezgâh, yadigâr, Nigâr; dükkân, hikâye, kâfir, kâğıt, Hakkâri, Kâzım; gülgûn, merzengûş; mahkûm, mezkûr, sükûn, sükût vb. Kişi ve yer adlarında ince l ünsüzünden sonra gelen a ve u ünlüleri de düzeltme işareti ile yazılır: Halûk, Lâle, Nalân; Balâ, Elâzığ, İslâhiye, Lâdik, Lâpseki, Selânik vb.
  2. Nispet ekinin, belirtme durumu ve iyelik ekiyle karışmasını önlemek için kullanılır: (Türk) askeri veaskerî (okul), (İslam) dini ve dinî (bilgiler), (fizik) ilmi ve ilmî (tartışmalar), (Atatürk’ün) resmi ve resmî (kuruluşlar) vb.

Nispet eki alan kelimelere Türkçe ekler getirildiğinde düzeltme işareti olduğu gibi kalır: millîleştirmek, millîlik, resmîleştirmek, resmîlik vb.

Yani anlayacağınız şapka bir dönem kalktı mı kalkmadı mı bu biraz daha tartışılabilir ama şapka yani düzeltme işareti kullanımdadır hatta kullanımı da son derece elzemdir.

 

Yazar : Mehmet Akif SADAN

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu