Edebiyat

DOLUNAY

Soğuk bir gece.
Sokakta bir kişi.
Yürüyor,
Elleri ceplerinde,
Ve aklında onlarca düşünce…
Işıkları sönmüş evlerin,
Yalnız birkaç loş ışık
Titriyor kimi perdeler ardında.
Sokak lambalarının küskünlüğü var,
Yanmıyorlar bu gece.
Öyle karanlık değil yeryüzü.
Gökyüzünde bir kandil asılı,
Aydınlatıyor sokak aralarını.
Sokakta bir kedi
Dolanıyor çöplerin arasında,
Sessizliğe sessizlik katarcasına…
Kiremitlerden süzülen damlalar
Islanmış asfalt yolla buluşuyor.
Dağılmış az önce bulutlar,
Kovalamışlar yağmuru
O sağa sola savrulan yarasalar.
Vakit de uykuya dalmış.
Saat bir mi?
Yoksa iki mi?
Umurunda değil yere atılmış gazoz kapağının.
Parlak yüzeyinden yansıyor ışığı dolunayın.
Sokakta bir duvar
Üzerinde sokak edebiyatından yazılar,
Mahallenin defteri olmuşçasına…
Tam köşe başında bir rüzgâr,
Rüzgârın içinde yosun kokusu saklı.
Karşı kaldırımda bir hareket,
Sokaktaki kişi yerdeki gazoz kapağına vuruyor.
Umarsızca…
Çöpteki kedi kaçıyor ayak seslerinden.
Soğuk bir gece…
Sokakta bir kişi.
Arşınlıyor
Dolunayın aydınlattığı ıslanmış yolları.
Köşe başına geliyor.
Rüzgârın içindeki yosun kokusu,
Ciğerlerine doluyor.
Doluyor ve mutlu oluyor.
Şimdi geleceğe dair hayaller kuracak.
Bilinmez kaç cümle, kaç kelime…

Caner AZKESKİN

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu