Bilim-TeknolojiYazılar

Canlı Bakteriler, Yaşayan Mürekkep ve 3 Boyutlu Baskılar

 

 

Canlı bakteriler, yaşayan mürekkep diye söze başladık ancak bu defa amaç teşbih veya sanatsal giriş yapmak değil. Geçenlerde okuduğum bir yazıda rastladım olay tamamen gerçek ve doğruymuş. Öyle uzaylılar falan kaçırmamış insanları bilimsel olarak çalışılan bir konu. Mürekkep kısmı ve bakteri önceden beri duyduğumuz terimler, 3 boyutlu yazıcıları da son zamanlarda teknolojinin gelişmesi ile fazlaca duyulmaya başlasa da sözlük tanımlaması gibi evvela kısaca onu yazmaya çalışalım.

3 boyutlu yazıcılar dijital ortamda hazırlanan çizim ya da tasarım dosyalarını elle tutulabilen nesnelere dönüştüren yazıcılara denilmekte. En yaygın olanı okullarda ve mesleki eğitim alanlarında kullanılan filament ( PLA veya ABS türü plastik iplik) adı verilen polimer iplik ile 3 boyutlu nesneler üretilenidir. 3 boyutlu yazıcılar inşaat sektöründe, ev yapımında, gıda sektöründe çeşitli alanlarda kullanılmaktadır. Bilimin geldiği son nokta olarak tıp, sağlık bilimi ve biyokimya alanında da kullanılmaya başlanmış.

 

 

Eğitim amaçlı kullanılan 3D yazıcı ve çıktı örnekleri ( Caner AZKESKİN, Kocaeli Bilim Merkezi, 2020)

 

Bir protez ya da normal bir parça üretimi düşünülmemiş çalışma yapılırken. Yaşayan bir uzuv ya da parçayı 3 boyutlu yazıcıdan üretmeye çalışmak? Bunun için bakteriler kullanılmış. Bazı durumlarda bakteriler sağlık elde etmek içinde kullanılabiliyor buda onlara örnek bir olay. Bakterileri barındıran ve yazıcıda kullanılan hidrojel mürekkebin kıvamı yani yoğunluğu da önemli, kullanılan mürekkebin yoğunluğuna göre bakterilerin hareket kabiliyetleri de değişkenlik göstermekte.

 

 

 

Yapılan farklı araştırmalarda kullanılan  Pseudomonas putida adlı bakteri türü kimya endüstrisinde sıkça karşılan toksik fenolü etkisiz hale getirdiği,  Acetobacter xylinum adlı bakterinin ise yüksek saflıkta selüloz ürettiği ve bu bakteriyel selülozun ağrıları dindirebildiği, nemi tutabildiği düşünülüyor. Yanık tedavilerine dayanıklı yapısı sayesinde alternatif tedavi olarak kullanılabileceği düşünülüyor. Tıp, biyoteknoloji dışında üretilen materyaller içme suyu ve petrol sızıntılarında sensör filtre olarak kullanılabileceği öngörülmekte.

Araştırmacılar uzun zaman alan baskı süreci ve jel yoğunluğu gibi sorunların aşıldıktan sonra kıkırdak yapıda olan insan vücudunda bulunan uzuvların tamir ve elde edilmesinin de önünün açılacağını düşünmekteler. Kıkırdak yapıda olan kulak gibi uzuvların iç kısımda bulunan bakterilerin oksijensiz kalarak işlevini yitireceği düşülmekte bu gibi problemlerinde kısa sürede çözülmesini umut ediyoruz. Bununla ilgili ufak bir görseli aşağıya bırakıyorum. Bilimle kalın hoşçakalın…

 

3 boyutlu yazıcı ile basılmış kulak kepçesi

 

Tuğrul ÖZTÜRK

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu